Peygamberler Ramazan Ayını Nasıl Geçirirdi?
Ramazan ayı, İslam’da büyük bir manevi öneme sahiptir. Oruç ibadeti, önceki ümmetlere de farz kılınmış olup, peygamberler tarafından uygulanmış bir ibadet olarak bilinmektedir. Kur’an-ı Kerim’de bu konu şu şekilde ifade edilir:
“Ey iman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi, oruç size de farz kılındı. Umulur ki sakınırsınız.” (Bakara, 2/183)
Bu ayetten, orucun sadece Hz. Muhammed’in (s.a.v.) ümmetine değil, daha önceki peygamberlerin de takip ettiği bir ibadet olduğu anlaşılmaktadır. Peki, İslam peygamberleri Ramazan ayını nasıl geçirirdi? Bu yazıda, Hz. Muhammed’in (s.a.v.) Ramazan ayındaki uygulamalarının yanı sıra, önceki peygamberlerin de oruç ve ibadet hayatına dair bilgiler sunulacaktır.
Peygamber efendimiz Ramazan orucunu nasıl tutardı?
Peygamberimiz Ramazan ayını nasıl geçirirdi?
1. Hz. Muhammed’in (s.a.v.) Ramazan Ayındaki Yaşamı
İslam’ın son peygamberi Hz. Muhammed (s.a.v.), Ramazan ayına büyük bir önem verirdi. O’nun Ramazan ayını nasıl geçirdiğini detaylarıyla ele alalım:
1.1. Oruç Tutma Alışkanlığı
Hz. Muhammed (s.a.v.), Ramazan ayı boyunca sürekli olarak oruç tutardı. Ayrıca, Ramazan dışında da Pazartesi ve Perşembe günleri gibi belirli zamanlarda oruç tutmayı alışkanlık haline getirmişti. Sahur yapmayı teşvik eder ve bunun bereketli olduğunu belirtirdi:
“Sahur yemeği yiyin, çünkü sahurda bereket vardır.” (Buhari, Savm, 20)
Bu hadis, sahurun sadece bir yemek olmadığı, aynı zamanda manevi bir kazanç sağladığını gösterir.
Hz. Muhammed (s.a.v.), sahuru geç vakitte yapar ve iftarı geciktirmeden açardı. Genellikle hurma ve su ile iftar ederdi.
“Oruçlu kişi iftarını hurmayla açsın, çünkü hurma bereketlidir. Eğer hurma bulamazsa, su ile açsın, çünkü su temizleyicidir.” (Ebu Davud, Savm, 21)
Ayrıca, oruçlulara iftar ettirmenin büyük sevap kazandıracağını da belirtmiştir:
“Kim bir oruçluyu iftar ettirirse, oruçlunun sevabı kadar sevap kazanır, fakat bu, oruçlunun sevabından bir şey eksiltmez.” (Tirmizi, Savm, 82)

1.2. Ramazan Geceleri: Teravih ve Gece İbadetleri
Hz. Muhammed (s.a.v.), Ramazan ayındaki geceleri ibadetle değerlendirirdi. Teravih namazı, onun döneminde başladı. Ancak, farz kabul edilmesinden çekindiği için cemaatle sürekli kılmamıştır.
Ramazan’ın son on gününde ise ibadetlerini daha da artırarak itikafa girerdi. İtikaf, mescitte kalıp kendini tamamen ibadete adamak anlamına gelir.
“Resulullah (s.a.v.) Ramazan’ın son on gününde itikafa girerdi.” (Buhari, İtikaf, 1)
Ramazan’ın en kıymetli gecelerinden biri olan Kadir Gecesi, bu son on gün içinde yer alır. Hz. Muhammed (s.a.v.), bu geceyi ibadetle geçirir ve şöyle dua etmeyi önerirdi:
“Allah’ım! Sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affet!” (Tirmizi, Daavat, 84)
1.3. Kur’an Tilaveti ve Cebrail (a.s.) ile Mukabele
Ramazan ayı, Kur’an’ın indirildiği aydır. Hz. Muhammed (s.a.v.), Ramazan boyunca Kur’an okumaya özel önem verirdi.
Cebrail (a.s.), her Ramazan ayında gelip Kur’an’ı baştan sona Hz. Muhammed’e (s.a.v.) okuturdu. Bu uygulama, bugün Müslümanların mukabele adı verilen Kur’an okuma geleneğinin temelini oluşturmuştur.
“Cebrail (a.s.) her yıl Ramazan ayında gelip Kur’an’ı bana baştan sona okurdu.” (Buhari, Fedailü’l-Kur’an, 7)
1.4. Ramazan ve Yardımlaşma
Hz. Muhammed (s.a.v.), Ramazan ayında fakirleri daha fazla gözetir, sadaka ve yardımlarını artırırdı.
“Resulullah, insanların en cömerdi idi. En cömert olduğu zaman ise Ramazan ayıydı.” (Buhari, Savm, 7)
O, zekat vermeyi ve infakta bulunmayı teşvik ederdi.
“Sadaka, insanın öfkesini söndürür ve Rabbi’nin gazabını dindirir.” (Tirmizi, Zekat, 28)
2. Önceki Peygamberler ve Oruç
Ramazan orucu Hz. Muhammed’in (s.a.v.) ümmetine farz kılınmış olsa da, önceki peygamberler döneminde de oruç ibadeti farklı şekillerde uygulanmıştır:
2.1. Hz. Musa (a.s.) ve Oruç
Hz. Musa (a.s.), Tur Dağı’nda Allah’tan vahiy almak için 40 gün oruç tutmuştur.
“Musa ile otuz gece sözleştik, buna on gece daha ekledik.” (Araf, 7/142)
Bu, orucun manevi hazırlık için önemli olduğunu göstermektedir.