İsrail ve İran Arasında Ateşkes İlan Edildi: Barış mı, Fırtına Öncesi Sessizlik mi?
Orta Doğu’yu haftalardır sarsan İsrail-İran geriliminde yeni bir aşamaya geçildi. ABD Başkanı Donald Trump’ın açıklamasıyla birlikte, iki ülke arasında geçici bir ateşkes ilan edildiği duyuruldu. Ancak tarafların karşılıklı suçlamaları ve sahadan gelen çelişkili bilgiler, bu ateşkesin ne kadar süreceği konusunda ciddi soru işaretleri doğuruyor.
Ateşkesin Duyurusu: Trump’tan “Tam ve Eksiksiz Anlaşma” Açıklaması
Washington’dan yapılan resmi açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump iki tarafın “tam ve eksiksiz” bir ateşkeste anlaştığını ve bu anlaşmanın ABD’nin yoğun diplomatik çabaları sonucu sağlandığını belirtti. Trump, “Orta Doğu’da barışın yeniden inşa edilmesi için tarihi bir fırsat doğmuştur. Hem Tel Aviv hem de Tahran bu ateşkese uymak zorundadır,” dedi.
Trump’ın bu açıklaması, hem petrol piyasasında hem de küresel borsalarda kısa süreli bir rahatlamaya neden oldu. Brent petrol fiyatı 78 dolardan 70 doların altına kadar gerilerken, altın gibi güvenli liman yatırımlarında da düşüş gözlendi.
İran Cephesi: Resmî Anlaşma Yok, Ancak “Karşılık Vermeyeceğiz”
İran Dışişleri Bakanlığı ise ABD’nin açıklamasını doğrulamakla birlikte, “İsrail saldırmazsa biz de saldırmayacağız” diyerek şartlı bir ateşkes duruşu sergiledi. İran Dışişleri Bakanı, “Bu bir resmî ateşkes anlaşması değildir. Saldırılara karşılık vermeme kararı aldık. Ancak İsrail yeniden saldırırsa cevabımız sert olacaktır,” ifadelerini kullandı.
İran’ın bu açıklaması, ülke içinde de bazı muhafazakâr kesimler tarafından eleştirildi. Sosyal medyada “Barış değil teslimiyet” etiketiyle hükümetin bu tutumu sorgulandı.
İsrail’in Tutumu: Sessizlik ve Sınırlı Operasyonlar
İsrail Başbakanlığı cephesinden henüz resmî ve kapsamlı bir açıklama yapılmadı. Ancak İsrail Savunma Bakanlığı kaynakları, sınır bölgelerinde “önleyici tedbirlerin” sürdüğünü belirtti. İsrail’in Golan Tepeleri çevresine ek askeri birlik konuşlandırdığı bildirildi.
Gazze, Lübnan sınırı ve Suriye hava sahasında tespit edilen hareketlilik, İsrail’in bu ateşkesi güvenilmez bulduğunun göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Ateşkesin Ardından Gelen İhlal Suçlamaları
Ateşkesin ilanından yalnızca saatler sonra her iki ülke de birbirini ihlalle suçladı. İran, İsrail’in Şam yakınlarında bir konvoyu hedef aldığını iddia etti. İsrail ise İran’a ait bir SİHA’nın İsrail hava sahasına girmeye çalıştığını ve düşürüldüğünü bildirdi.
Bu karşılıklı açıklamalar, ateşkesin yalnızca kağıt üzerinde kaldığını düşünenlerin sayısını artırdı. Uluslararası gözlemciler, ateşkesin sürdürülebilirliğini “çok düşük” olarak değerlendiriyor.
ABD’nin Rolü ve Seçim Öncesi Diplomatik Hamleler
Bu ateşkes girişimi, Kasım ayında yapılacak olan ABD seçimleri öncesinde Başkan Trump’ın dış politikada elini güçlendirme stratejisi olarak yorumlandı. Özellikle Orta Doğu’da barışı sağlayan lider imajını pekiştirmeyi hedeflediği belirtiliyor.
Ancak analistler, bu ateşkesin uzun vadede sürdürülebilmesi için daha kapsamlı bir diplomatik sürecin şart olduğunu vurguluyor. Zira sadece siyasi irade değil, sahadaki milis güçlerin de kontrol altına alınması gerekiyor.
Bölgesel Yansımalar: Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar Ne Diyor?
-
Türkiye, ateşkesi memnuniyetle karşıladığını ancak “kalıcı barış için Filistin meselesinin adil çözümü” gerektiğini ifade etti.
-
Suudi Arabistan, gerilimin düşmesini olumlu karşıladığını ve enerji piyasalarındaki istikrara katkı sağlamasını umduğunu belirtti.
-
Katar, taraflara itidal çağrısı yaptı ve bölgede gerilimin yeniden tırmanmaması için uluslararası iş birliğinin artırılması gerektiğini savundu.
Sonuç: Ateşkes Gerçekten Başladı mı, Yoksa Bir Soluklanma mı?
Ortada teknik anlamda bir ateşkes olsa da, tarafların söylemleri ve sahadaki gelişmeler bu barış sürecinin çok kırılgan olduğunu gösteriyor. İsrail ve İran gibi derin ideolojik farklılıkları olan iki aktörün ateşkesi sürdürmesi, sadece siyasi açıklamalara değil, karşılıklı güven artırıcı adımlara da bağlı olacak.
Petrol fiyatlarının düşmesi, borsaların toparlanması gibi gelişmeler, bu sürecin ekonomik yansımalarını kısa vadede olumlu yönde etkilese de, Orta Doğu’da kalıcı bir barış için çok daha fazlası gerekiyor.
📌 Editör Notu: Ateşkesin kalıcı hâle gelmesi, sadece silahların susmasına değil; köklü anlaşmazlıkların çözümüne, taraflar arasında diyalogun sürdürülmesine ve bölgesel aktörlerin sürece destek vermesine bağlı. Gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz.
News
